Sürekli Şişkinlik ve Gaz Şikayetiniz mi Var? İBS Olabilir!

🔍 İBS Nedir?

ibs irritabl bağırsak sendromu

İrritabl Bağırsak Sendromu (İBS), karın ağrısı, şişkinlik, ishal ve/veya kabızlık gibi belirtilerle seyreden kronik bir gastrointestinal bozukluktur. Nedeni kesin bilinmemekle birlikte bağırsak mikrobiyotasındaki değişiklikler, stres, besin intoleransları ve genetik faktörlerle ilişkilidir.

🥗 Beslenme Tedavisinin Önemi

IBS tedavisinde farmakolojik tedaviler yaygın olarak kullanılmakla birlikte, beslenme tedavisi de semptomların yönetiminde önemli bir rol oynamaktadır. IBS hastalarının büyük çoğunluğu, semptomlarını tükettikleri besinlerle ilişkilendirmekte ve beslenme alışkanlıklarında değişiklik yaparak semptomlarını kontrol etmeye çalışmaktadır.
Beslenme tedavisi, IBS semptomlarının yönetiminde birinci basamak tedavi olarak kabul
edilmektedir. Uygun beslenme yaklaşımları ile hastaların semptomları hafifletilebilir,
yaşam kalitesi artırılabilir ve ilaç kullanımı azaltılabilir.
Son yıllarda yapılan bilimsel çalışmalar, çeşitli beslenme yaklaşımlarının IBS
semptomlarını hafifletmede etkili olabileceğini göstermiştir. Bu beslenme yaklaşımları
arasında FODMAP diyeti, probiyotik ve prebiyotik kullanımı ile D vitamini takviyesi öne
çıkmaktadır.
IBS tedavisinde beslenme yaklaşımlarının başarılı olabilmesi için, hastaların bireysel
özelliklerinin, semptomlarının ve besin intoleranslarının dikkate alınması gerekmektedir.
Bu nedenle, beslenme tedavisi planlanırken hastaların bir diyetisyen tarafından
değerlendirilmesi ve tedavi planının bireyselleştirilmesi önemlidir.

🧪 Güncel Yaklaşımlara Bakalım

ibs irritabl bağırsak sendromu egg

1. Düşük FODMAP Diyeti

FODMAP: Sindirilemeyen kısa zincirli karbonhidratların yer aldığı beslenme şeklini ifade eder. FODMAP içeren besinler, ince bağırsakta tam olarak emilememekte ve kalın bağırsağa ulaşarak burada bakteriler tarafından fermente edilmektedir. Bu fermentasyon sonucunda gaz üretimi artmakta ve ozmotik etkiyle bağırsak lümenine su çekilmektedir. Bu durum, özellikle IBS hastalarında karın ağrısı, şişkinlik, gaz, ishal gibi semptomlara neden olabilmektedir

3 aşamalı uygulama yapılmalıdır: Eliminasyon → Yeniden tanıtım → Kişiselleştirme

Riskler: Uzun süreli kullanımda mikrobiyota bozulması ve besin eksiklikleri olabilir.

Düşük FODMAP İçeren Besinler

(Tüketilmeye Uygun)

Sebzeler: Havuç, salatalık, patates, domates, ıspanak, kabak, patlıcan
Meyveler: Muz, portakal, mandalina, kivi, çilek, ahudu
Tahıllar: Pirinç, kinoa, yulaf (küçük porsiyonlarda), glutensiz ekmek ve makarna
Süt Ürünleri: Laktozsuz süt ve süt ürünleri, sert peynirler (cheddar, parmesan)
Proteinler: Et, tavuk, balık, yumurta, tofu
Yağlar: Zeytinyağı, ayçiçek yağı, tereyağı
İçecekler: Su, çay (bitki çayları hariç), kahve
ibs irritabl bağırsak sendromu

Yüksek FODMAP İçeren Besinler (Kısıtlanması Gereken)

Sebzeler: Soğan, sarımsak, karnabahar, brokoli, lahana, kuşkonmaz, enginar
Meyveler: Elma, armut, şeftali, kayısı, mango, karpuz, kiraz
Tahıllar: Buğday, çavdar, arpa içeren ürünler
Baklagiller: Mercimek, nohut, fasulye, bakla
Süt Ürünleri: Süt, yoğurt, yumuşak peynirler, dondurma
Tatlandırıcılar: Bal, yüksek fruktozlu mısır şurubu, sorbitol, mannitol, ksilitol

2. Probiyotikler ve Prebiyotikler

ibs irritabl bağırsak sendromu

Probiyotikler: Bağırsak sağlığına olumlu etki eden canlı mikroorganizmalar. En yaygın kullanılan probiyotik türleri arasında Lactobacillus, Bifidobacterium, Saccharomyces, Streptococcus ve Enterococcus cinsleri yer almaktadır.

Prebiyotikler: Bu bakterilerin besini; sindirilmeden kalın bağırsağa ulaşırlar

En etkili probiyotik suşlar: Lactobacillus plantarum 299v, Bifidobacterium infantis 35624, VSL#3

Simbiyotikler (ikisi bir arada) de semptom yönetiminde umut verici.

Ford ve arkadaşları tarafından yapılan bir meta-analizde, probiyotiklerin IBS
semptomlarını plaseboya göre daha etkili bir şekilde iyileştirdiği bildirilmiştir.

Ford, A. C., Quigley, E. M., Lacy, B. E., Lembo, A. J., Saito, Y. A., Schiller, L. R., … &
Moayyedi, P. (2014). Efficacy of prebiotics, probiotics, and synbiotics in irritable bowel
syndrome and chronic idiopathic constipation: systematic review and meta-analysis.
American Journal of Gastroenterology, 109(10), 1547-1561.



Benzer şekilde, Zhang ve arkadaşları tarafından yapılan bir meta-analizde,
probiyotiklerin IBS hastalarında karın ağrısı, şişkinlik ve gaz semptomlarını hafiflettiği
gösterilmiştir.

Zhang, Y., Li, L., Guo, C., Mu, D., Feng, B., Zuo, X., & Li, Y. (2016). Effects of probiotic
type, dose and treatment duration on irritable bowel syndrome diagnosed by Rome III
criteria: a meta-analysis. BMC Gastroenterology, 16(1), 62


Probiyotiklerin etkinliği, kullanılan suşlara, dozlara ve tedavi süresine göre değişiklik
gösterebilmektedir. IBS tedavisinde en çok çalışılan ve etkili bulunan probiyotik suşları
arasında şunlar yer almaktadır:

Lactobacillus plantarum 299v: Karın ağrısı ve şişkinlik semptomlarını
hafifletmede etkili bulunmuştur.
Bifidobacterium infantis 35624: Karın ağrısı, şişkinlik ve bağırsak
alışkanlıklarında iyileşme sağladığı gösterilmiştir.
Lactobacillus rhamnosus GG: Özellikle çocuklarda IBS semptomlarını
hafifletmede etkili bulunmuştur.
Saccharomyces boulardii: İshal predominant IBS hastalarında semptomları
iyileştirdiği bildirilmiştir.
VSL#3 (çoklu suş içeren bir probiyotik): Şişkinlik ve gaz semptomlarını
hafifletmede etkili bulunmuştur.

3. D Vitamini

ibs irritabl bağırsak sendromu

Son yıllarda yapılan klinik çalışmalarda, D vitamini takviyesinin IBS semptomları üzerindeki etkileri araştırılmıştır. Bu çalışmaların sonuçları, D vitamini takviyesinin IBS semptomlarını hafifletmede etkili olabileceğini göstermektedir.

D Vitamini Takviyesi Dozları ve Güvenliği

D vitamini takviyesi dozları, hastanın serum 25(OH)D düzeyine, yaşına, cinsiyetine, vücut ağırlığına ve eşlik eden hastalıklarına göre bireyselleştirilmelidir. Genel olarak, D vitamini eksikliği (<20 ng/mL) olan hastalarda daha yüksek dozlarda (örn. 50.000 IU/ hafta, 6-8 hafta) tedavi dozu, ardından daha düşük dozlarda (örn. 1000-2000 IU/gün) idame dozu önerilmektedir.

IBS tedavisinde D vitamini takviyesi dozları konusunda henüz bir konsensus bulunmamaktadır. Yapılan klinik çalışmalarda, günlük 2000 IU ile haftalık 50.000 IU arasında değişen dozlarda D vitamini takviyeleri kullanılmıştır.

  • D vitamini takviyesi genellikle güvenli olmakla birlikte, yüksek dozlarda ve uzun süreli kullanımda hiperkalsemi, hiperkalsiüri, böbrek taşı oluşumu gibi yan etkilere neden olabilir. Bu nedenle, D vitamini takviyesi bir sağlık profesyoneli gözetiminde, serum 25(OH)D düzeyleri takip edilerek uygulanmalıdır

🌿 Diğer Beslenme Önerileri

  • Posa (lif): IBS-C’de çözünür lifler (örneğin yulaf) faydalı, çözünmez lifler IBS-D’de semptomları kötüleştirebilir
  • Sıvı tüketimi: Günde 1.5–2 litre önerilir
  • Kafein, alkol, gazlı içecekler: Tetikleyici olabilir, sınırlanmalıdır.
  • Gluten: Çölyak dışı gluten hassasiyeti olanlarda faydalı olabilir
  • Öğün düzeni: Az ve sık öğünler önerilir.
  • Stres yönetimi: Bilinçli yeme ve stres azaltma teknikleri faydalı olabilir

Sonuç ve Öneriler

  • Düşük FODMAP diyeti, en çok çalışılmış ve etkili bulunan yöntemdir.
  • Probiyotikler ve D vitamini takviyesi destekleyici rol oynar.
  • Her hasta için bireysel planlama gereklidir.
  • Tüm yaklaşımlar bir sağlık profesyoneli eşliğinde uygulanmalıdır.

#sağlıklıbağırsak #ibs #bağırsaksağlığı #diyetisyenönerileri